Dünyaya kazandırdığınız ve değer vererek; canınızdan çok
sevdiğiniz çocuklarınızın karnelerindeki
Başarı ve başarısızlığı
değerlendirirken, “Karnenin, çocuğunuzun birinci dönemdeki
derslerde; yaptığı çalışmaların notlarla ifade edildiği bir
belge ” olduğunu ve hiçbir zaman çocuğunuzdan daha önemli
olmadığını unutmayınız.
Çocuğunuz takdir, teşekkür vb. belgeler aldığında ne kadar
mutlu oluyorsanız.Başarısızlığından da ne kadar sorumluluğunuzun
ve payınızın bulunduğunu da aklınızdan çıkarmayınız.
- Karne günü,
çocuklarınız için ne kadar önemli ise sizin içinde o kadar
önemli bir gündür.
- Karne günü, dönem
boyu çocuğunuz için neler yapıp, neler yapamadığınızı
sorgulayacağınız bir gündür.
- Karne günü,
çocuğunuzla ne kadar ilgilenip, ilgilenmediğinizin
değerlendirildiği bir gündür.
- Karne günü,
çocuğunuza ne kadar değer verdiğinizin, sevginizin ve
özverinizin, sunduğunuz maddi ve manevi olanakların karşılığını
verip, vermediğinin, mutluluk yada ezikliğini, umut yada
umutsuzluğunu, sevinç yada üzüntüsünü, onur yada mahcubiyetini,
kendini olumlu yada olumsuz hissettiği, duygusal yönden
yoğunluğun yaşandığı bir gündür.
- Karne günü başarılı
olan öğrencinin, başarısının sevinci ve gururunu ailesi ve
yakınları ile paylaştığı,
düşük notlarla eve dönmenin
tedirginliğini yaşayan, ailesinin karşısına çıkmaktan korkan,
kendini yetersiz hisseden, umutsuzluğa kapılan, ailesinden azar
işiteceği ve zarar göreceği endişesini taşıyan, özgüven
duyguları incinmiş, duygusal yönden yıkılmış; bu olumsuz
duygusal yoğunluktan adeta küçülmüş çocuğunuzun, bütün bunlar
yetmezmiş gibi ! Sizlerden alacağı tepkiyi düşünerek;
sahteciliğe ve aldatmaya başvuracağı, savunmaya geçeceği bir gün
asla ve asla olmamalıdır.
Anne ve babalar
çocuklarının mutluluk ve sevinçlerini paylaşırken, başarısızlık
halinde çocuğu ile ilgili bir çok olumsuz sonuçlar yaşamamaları
için karne günü, çocuklarının üzüntüsünü paylaşacağı, olumsuz
tepkiler verilmeyeceği, sorun çözme duyarlılığı ve erdeminin
gösterileceği ve çocuklarına bunun hissettirilerek,
anne-babaları ile daha çok gurur duyacakları ve saygı
gösterecekleri bir gün olmalıdır.
Değerli anne ve
babalar, Lütfen ! çocuklarınızın karnesindeki durumunu
değerlendirerek, çocuğunuzun neden başarısız olduğunu mutlaka
sorgulayınız. Hiçbir başarısızlık tesadüfü değildir.Hiç bir
başarısızlığın sorumlusu yalnız öğrenci değildir. Çocuğunuzun
başarısında yada başarısızlığında yalnız kendisinin ders
çalışmaması kadar, ailesinin, arkadaşlarının, öğretmenlerinin,
eğitim sisteminin, yaşadığı sorunlu ergenlik döneminin vb.
faktörlerin hiç mi rolü yoktur ? Bu ve benzeri sorunları
çözdüğünüz, çocuğunuza yaklaşımınızı değerlendirdiğiniz ve
ergenlik dönemini sağlıklı geçirmesine katkı sağladığınız,
duygusal yönden değer verip, sevdiğiniz, ilgilendiğiniz, onu
dinleyip-anladığınız, değer verdiğinizi ona hissettirdiğiniz,
insan yerine koyduğunuz, onun da ailede bir yeri olduğunu
unutmayarak, onu önemsediğiniz, korku, kaygı ve üzüntülerini
paylaştığınız oranlarda; güven, özgüven ve olumlu benlik
duyguları gelişerek sağlıklı kişiliğe sahip bir birey olarak,
hedeflediğimiz başarı trendini yakalayacak ve toplumumuzda
yararlı bir birey olarak yerini alacaktır.
Çocuğunuzun her
istediğini koşulsuz karşılamayın ki belirli şeyleri elde etmenin
bir bedeli olduğunu ve mücadele etmesi gerektiğini öğrensin.
Yaptıklarını ve yapacaklarını engellemeyin ki girişimcilikleri
artsın. Onun yapamadıklarına belirli oranda yardımcı olunuz,
ancak tüm görevlerini kendiniz yapmayınız. Onun yaşına uygun
becerileri kazanması için sorumluluk alması, görevlerini
yapması için mücadele etmesi gerektiğini öğrensin. Kısaca
ayakları üzerinde durabilsin.
Çocuğunuza duygusal
yönden yaklaşmanız yanında, daha başarılı olabileceği, isterse
daha iyisini yapabileceği yönünde cesaretlendirin. Yaptığı
olumlu davranışları ve yakaladığı her başarıyı paylaşınız ve
ödüllendiriniz ki tekrarlasın. Olumsuz davranışları yada
başarısızlığını yüzüne vurup eleştirmeyiniz, olumsuz tepkiler
vermeyiniz, cezalandırmayınız, hele, hele başkaları ile
kıyaslamayınız.
Çocuğunuzun birey
olarak farklı bir kişiliği olduğunu ve bu kişiliğin yalnız
kendisine özgül, farklı bir yapıda şekillendiğini unutmayınız.
Bir an için geçmişe dönerek, öğrencilik yıllarını anımsayınız.
Çocukluğunuzu anımsayarak, aynı duruma sizin düştüğünüzü
düşününüz ve çocuğunuza empati ile yaklaşınız. Çocuğunuzun karne
sonuçları, beklentilerinizi karşılamayabilir, hatta
beklentilerinizden çok düşük olabilir. O zaman kendinize şu
soruyu yöneltiniz. “Acaba çocuğumun bu sonucu almasında benim ve
eşimin hiç mi katkısı olmadı ?
” Kendi kendinize
özeleştiri getiriniz. Daha sonra dönem boyu onunla ne kadar
ilgilendiğinizi,sorunlarını ne kadar paylaştığınızı, ona karşı
sevginizi ne derecede hissettirdiğinizi, onun için ne kadar özel
süreler ayırdığınızı, okulunu kaç kez ziyaret ettiğinizi,
yönetici ve öğretmenleri ile kaç defa görüştüğünüzü, çocuğunuzun
karşılaştığı güçlükler konusunda çözüm üretmek için Rehberlik ve
Psikolojik Danışma Birimi ile kaç defa iletişim kurduğunuzu vb.”
soruları düşününüz. Kendinizi sorgulayınız ve öz eleştiri
getiriniz.
Şüphesiz her veli
çocuğunun başarılı olmasını ister, yine her öğrenci başarılı
olmanın verdiği hazzı, mutluluğu tatmak ister. Ailesinin,
arkadaşlarının,yakın çevresinin, okulundaki öğretmenlerinin
kendisi ile gurur duymasını ister. Çünkü birilerince sevilme,
gurur duyucu sözler işitme istemi, insani bir duygudur.
Beklemediğiniz bir
karne ile karşılaştığınızda, üzülmek, olumsuz tepkiler vererek
karşınızdakini kırmak yada kızmak gibi olumsuz yaklaşımlarda
bulunmak yerine, kendinizin ve çocuğunuzun duygusal yoğunluğunun
geçeceği bir süreyi kollamak tercih edilmelidir.Bu durumda hem
sizin, hem de çocuğunuzun psikolojisinin ve sağlığının
bozulmasına asla izin vermeyiniz. Çocuğunuzun tüm olumsuz
durumlarına karşı, ona daha şefkatli yaklaşınız, duygularını
anlamaya çalışınız, her şeye rağmen onu sevdiğinizi ve ona değer
verdiğinizi, olumsuzlukların sevginizden bir şey
değiştirmeyeceğini, her şeyin sonu olmadığını, başarısız olduğu
derslere çalışılarak başarının bir gün yakalanabileceğini, ona
güvendiğinizi, başarılı olduğu derslerde onunla gurur
duyduğunuzu, birinci dönemde neleri yapıp, neleri
yapamadıklarını düşünerek, daha planlı, daha sistemli
çalışıldığında, mutlaka başarının yakalanacağını, başarısızlığın
bir kader olmadığını belirten telkinlerde bulununuz.
Sevgili
Öğrenciler,
Eğitim- öğretim yılının
birinci dönemini geride bıraktığımız ve karne tatilinin
başladığı şu günlerde, dönemin yorgunluğunu ve stresini
üzerinizden atmak için dinlenmek,eğlenmek, hobilerinize süre
ayırmak ve sevdiğiniz aktivite ve etkinliklerde bulunmak en
doğal hakkınız.
Ancak şunları asla ve
asla unutmayınız !
Her anne ve baba
çocuğunun iyi bir eğitim alarak toplumun kültürlü, saygın ve
yararlı bireylerine dönüştürülmesi amacı ile her türlü olanağı
seferber etmekte, her türlü çabayı göstermekte ve her türlü
özveride bulunmaktadır. Onun içindir ki Gaziantep’in en seçkin
okullarından birinde, “ Özel Güney Fırat Okullarında ” öğrenim
yaşamınızı sürdürüyorsunuz. Sizlerin bunun bilincini
taşıdığınızı biliyoruz. Buna rağmen bazı hatırlatmaları da yapma
gereksinimini hissediyoruz.
“Öğrenci , öğrenen
kişidir.”
Ülkemizde liseye ve
yüksek öğretime yönelmede, her öğrenci sınav gerçeği ile
yüzleşecektir. Ayrıca yaşamın da bir koşturmaca ve sınav
olduğunu unutmayınız. Yaşamın inişli ve çıkışlı yollarını
engebeli merdivenlerini aşmak için hedeflediğimiz amaca düşmeden
yada fazla yaralar almadan ulaşmak istiyorsak; gerekli çabayı
göstermek zorundayız.
Sorumluluğunuzun
gerektirdiği durum, öğretmenlerinizin size öğrettiği bilgileri
özümsemeye çaba göstererek, bilgi ve kültür dağarcınızı
geliştirmek olmalıdır. Bilgi dağarcınızı arttırıp,
geliştirdiğiniz oranda önünüze çıkan sınavları ve her türlü
engeli aşacak ve hedeflerinize her geçen günde bir adım daha
yaklaşacaksınız.
Tatilinizi
istediğinizce geçirme planlarını gerçekleştirirken, dönem boyu
yoğun emekler vererek öğretilen ve öğrendiğiniz bilgilerin
unutulmaması , eksik bilgilerinizi tamamlamanız, tekrarlar
yaparak kalıcı hale getirerek, toplumun bilgili, kültürlü ve
aydın bireylerine dönüşebilmeniz için tatil etkinlikleri
arasında kendi tercihlerinize uygun ders çalışmalarınızı da
ihmal etmeyiniz.
Unutma ki…
“ Kendin için neyin
doğru ve neyin yanlış olduğunu bilecek yetenek sende var.”
“ Karar verdiğin
doğrultuda bir yaşam oluşturma gücü sende var.”
“ Diğer insanlar senin
desteğin olacaktır.”
“ Düşün, taşın,
araştır. Ne yapacağına karar ver.”
“ Kollarını sıva,
giriş, nasıl ve nerede sana yardım edeceğimizi söyle, yardım
edelim.”
“ Önemli olan senin
girişimin ve başarın. ”
“ Ancak sen başlarsan,
biz sana yardımcı olabiliriz.”
Her türlü sıkıntınızda,
sizi dinleyecek, sizi anlayacak, destek olup yol gösterecek,
size her sorununuzda yardımcı olacak ve rehberlik edecek bir
dost eli; www.gelecegin.egitimi.com adresinde Geleceğin Eğitimi
sitesi olduğunu ve okulumuzdaki yöneticilerinden, öğretmenlerine
kadar her zaman sizlere kapılarının açık olduğunu unutmayınız.
Sizlere ve ailelerinize
mutlu, sağlıklı, dolu dolu ve gönlünüzce yaşayacağınız bir
yarıyıl tatili diyoruz.
07. Şubat 2005 günü yeni bir dönemde, yeni heyecanlarla
birlikte olmak dileğiyle …
|